Kasım 5, 2024
İstiklal Cd. Tokatlıyan İş Mrk. K:1 N:1 Beyoğlu – İstanbul
Yapay zeka

“YAPAY ZEKÂ 15,7 TRİLYON DOLAR’LIK EKONOMİK HACİM YARATACAK”

ekonomik

Yapay Zekâ Politikaları Derneğinin kurucusu ve başkanı Küçükşabanoğlu, yapay zekânın 2030’a kadar yaklaşık 15,7 trilyon dolar’lık ekonomik hacim yaratacağını belirterek, ülkelerin bu pastadan pay almak için çalıştığını söyledi.

Turkcell'in katkılarıyla hazırlanan Anadolu Ajansı Teknoloji Masası'nın bu ayki 
toplantısı, Yapay Zekâ Politikaları Derneği'nin (AIPA) kurucusu ve başkanı Zafer 
Küçükşabanoğlu'nun, katılımıyla yapıldı.

Küçükşabanoğlu, AIPA'nın yaptığı faaliyetler hakkında bilgi verdikten sonra yapay 
zekâdaki gelişmeler konusunda endişeli kişilerin olduğunu söyledi.

Yapay zekâ büyük bir teknoloji olduğu için sorumluluklarının da büyük olduğunu dile 
getiren Küçükşabanoğlu, yapay zekânın iyiliğin de kötülüğün de gücü olabileceğini 
anlattı.

Küçükşabanoğlu, yapay zekâ devrimini tarihteki benzer devrimlerle kıyaslayarak, "Tarihe 
baktığımızda, birinci sanayi devriminin itici gücü buhar, ikinci sanayi devriminin 
itici gücü elektrikti. Üçüncü sanayi devriminin itici gücü ise bilgisayardı. Bu 
teknolojiler sebebiyle de bazıları korku ve kaygı duydu ancak bu teknolojiler, 
hayatımızı değiştirdi." diye konuştu.

Yapay zekânın etik ve mahremiyet konularında riskleri olsa da sağlık, tarım ve savunma 
gibi pek çok alanda büyük faydaları da bulunduğuna işaret eden Küçükşabanoğlu, korku 
ve kaygı yerine, yapay zekânın sunduğu fırsatlardan yararlanmayı düşünmek gerektiğini 
söyledi.

Küçükşabanoğlu, yapay zekânın ülkeler açısından büyük bir rekabetin konusu olduğuna 
dikkati çekerek, ülkelerin ekonomik açıdan bu teknolojiye büyük önem verdiğini belirtti.

Yapay zekâ 15,7 trilyon dolar’lık ekonomik hacim yaratacak

Yapay zekânın 2030'a kadar yaklaşık 15,7 trilyon dolar'lık bir ekonomik hacim 
yaratacağının tahmin edildiğini anlatan Küçükşabanoğlu, "Metaverse, blok zinciri gibi 
teknolojileri de eklediğimiz zaman 30 trilyon dolar'lık bir ekonomiden bahsediyoruz. 
Küresel ekonominin 2030 yılında 100 ile 130 trilyon dolar arasında olacağı 
öngörülüyor. Bu 30 trilyon dolar'lık pastanın lokomotifi yapay zekâ olacak. Elbette 
ülkeler bu büyük pastadan pay almak isteyeceklerdir." şeklinde konuştu.

85 milyon istihdam kaybı, 97 milyon yeni iş

Yapay zekânın istihdamda neden olacağı değişikliklere değinen Küçükşabanoğlu, şunlara 
dikkati çekti:

"Yapay zekânın 2030 yılına kadar dünya genelinde yaklaşık 85 milyon istihdam kaybına 
yol açması bekleniyor. Ülkelerin bu durumu göz önünde bulundurarak topluma yol 
göstermesi, 'Yapay zekâ bu kadar istihdam kaybına yol açacak, bu nedenle hazırlıklı 
olmalıyız' demesi gerekiyor. Ancak bardağın dolu tarafına da bakmalıyız. Yapay zekâ, 
97 milyon yeni iş imkanı da yaratacak. Bu nedenle ülkeler sadece kaybolan işlere 
değil, yaratılan yeni fırsatlara da odaklanmalı."

Küçükşabanoğlu, yapay zekâ konusunda gelişmiş ülkelerle gelişmekte olan ülkeler 
arasındaki farkın giderek arttığına işaret ederek, "Son zamanlarda bazı şirketlerin 
mali değeri, birçok ülkenin ekonomik büyüklüğünden daha büyük hale geldi. Yakın 
gelecekte büyük şirketlerle devletlerin rekabetini göreceğiz. Bu nedenle gelişmekte 
olan ülkeler yapay zekâyı ana gündemlerine almak zorunda." yorumunu yaptı.

Yapay zekâyı doğru tanımlayabilenlerin oranı yüzde 5

Türkiye'de yaptıkları yapay zekâ araştırmalarından bahseden Küçükşabanoğlu, 
"Özellikle toplumun yapay zekâ algısından bahsetmek gerekirse, Türkiye'de toplumun 
yüzde 22'si yapay zekâ hakkında hiç bilgi sahibi değil. Yüzde 73 ise yapay zekâyı 
hayatın içinde kullandığı teknolojilerle özdeşleştirdiği için tanımı eksik ya da 
yanlış söylüyor. Yapay zekâyı doğru tanımlayabilenlerin oranı sadece yüzde 5 oldu." 
değerlendirmesini yaptı.

“Yapay zekâ ile ilgili patentlerin yüzde 61’i Çin’e ait”

Küçükşabanoğlu, ABD ve Çin'in yapay zekâda öne çıktığını belirterek, "Yapay zekâ ile 
ilgili patentlerin yüzde 61'i Çin'e ait. ABD, 140 milyon dolar'lık fon ayırarak 7 yapay 
zekâ enstitüsü daha kuruyor. Birleşik Krallık da koordinasyonu sağlamak için yapay 
zekâ ofisi açtı. Birleşik Arap Emirlikleri, yapay zekâ bakanlığı kurdu." dedi.

Dünyanın yapay zekâya magazinsel değil, stratejik bir gereksinim olarak baktığını 
aktaran Küçükşabanoğlu, şunları kaydetti:

"Oxford Insights'ın yapay zekâda ülkelerin hazır olma endeksine göre Türkiye, 2020 
yılında 66'ncı, 2021'de 55'inci, 2022'de 49'uncu, 2023'te ise 47'nci sırada yer aldı. 
Son 5 yılda Türkiye'de yapay zekâ ile ilgili gelişmeler var. İlk 20'ye girebiliriz, 
potansiyelimiz var. Ulusal Yapay zekâ Strateji Belgesi'nin güncellenmesi ve daha 
köklü, gerçekçi hedefler koymamız gerekiyor. 85 milyonun gündemine yapay zekâyı 
almamız lazım."

Küçükşabanoğlu, her konunun yapay zekâ politikalarının belirlenip, uygulanması 
gerektiğine işaret ederek, "Bu politikaların başında eğitim gelmeli. Türkiye'nin 
yapay zekâdaki en büyük kozu, 27 milyonluk genç kitlesi. Bu kitleye zemin oluşturur, 
bu kitlenin yapay zekâya ilgisini bilgiye dönüştürebilirsek Türkiye yapay zekâda ilk 
20'ye girebilir. Öğretmenlerimizi yapay zekâ konusunda donatmalı, öğrencilerimizi 
yapay zekâ çağına hazırlamalıyız." diye konuştu.

“Yapay zekâya stratejik bir gereksinim olarak bakılmalı”

Türkiye'deki kurumların yapay zekâyı ana gündemine alması gerektiğini vurgulayan 
Küçükşabanoğlu, "Devletimizin yapay zekâda tüm koordinasyonu sağlayacak bir kuruma 
ihtiyacı olduğunu düşünüyorum." ifadesini kullandı.

Küçükşabanoğlu, yapay zekâya stratejik bir gereksinim olarak bakmak gerektiğini 
belirterek, "Yapay zekâ her alanı dönüştürecek. Meslekler artık ciddi bir dönüşüm 
içinde. Özellikle 2030'dan sonra ne iş yaparsanız yapın merkezine yapay zekâyı 
koymazsanız hayatta kalma şansınız yok. Kamuya alımlarda bile teknolojik bilgi 
birikiminin ölçüleceği günlere geliyoruz." dedi.

Yapay zekâ ile ilgilenmeyenlerin yeni dünyada başarılı olma şansı olmadığını aktaran 
Küçükşabanoğlu, "Yapay zekâ etik ve mahremiyet uzmanları, siber güvenlik analisti, 
deepfake tespit uzmanları, uzay turizm rehberi, metaverse polisi, iklim teknolojileri 
uzmanı, prompt mühendisliği, dikey tarım uzmanları gibi mesleklere önem verilmesi 
gerekiyor." diye konuştu.

Küçükşabanoğlu, yapay zekânın diplomasiyi de dönüştürdüğüne değinerek, "Son yıllarda 
özellikle birçok ülkenin ikili görüşmelerine baktık. Bu görüşmelerde yapay zekâ 
artık ana gündem olmuş durumda. Diplomatik müzakereler ve karar alma süreçlerinde, 
uluslararası hukuk ve düzenlemelerde, siber güvenlik ve istihbaratta, uluslararası 
işbirliklerinde yapay zekanın ciddi bir dönüştürücü etkisi var." değerlendirmesinde 
bulundu.

KAYNAK

Instagram
KRIPTOKRAL.COM GÜNCEL HABERLER | Yatırım Tavsiyesi Değildir.

Leave feedback about this

  • Quality
  • Price
  • Service

PROS

+
Add Field

CONS

+
Add Field
Choose Image
Choose Video