KriptoKral.com Teknoloji Haber Merkezi Blog Futbol EMRE BELÖZOĞLU SESSİZLİĞİNİ BOZDU
Futbol Spor

EMRE BELÖZOĞLU SESSİZLİĞİNİ BOZDU

Belözoğlu

Emre Belözoğlu, mağdur olduğu ve kamuoyunda “Yüksek kârlı gizli fon” adıyla bilinen dolandırıcılık davasıyla ilgili konuştu. Belözoğlu yaptığı açıklamada, ” Burada bir süpermarket çalışanı değil, bir banka müdürünün, bankacılık işlemi yaptığını söyleyerek, elimize bankanın kendi ürettiği kağıtlarla vermiş olduğu şeylere inandık.” dedi. Seçil Erzan duruşmada yaptığı savunmasında en büyük mağduriyeti Emre Belözoğlu’nun yaşadığını söylemişti.

Emre Belözoğlu, futbolu bıraktıktan sonra Fenerbahçe'deki sportif direktörlük 
görevinden, kariyer hedeflerine, 3 Temmuz sürecinden, kamuoyunda "Yüksek kârlı gizli 
fon" adıyla bilinen dolandırıcılık davasına kadar birçok konu hakkında AA muhabirine 
açıklamalarda bulundu. Belözoğlu dolandırıcılık davasıyla ilgili olarak, "Burada bir 
süpermarket çalışanı değil, bir banka müdürünün, bankacılık işlemi yaptığını 
söyleyerek, elimize bankanın kendi ürettiği kağıtlarla vermiş olduğu şeylere inandık." 
ifadelerini kullandı.

“GÜVENMEDİK, BANKAYA ŞİKAYET ETTİK”

Emre Belözoğlu, mağdur olduğu ve kamuoyunda "Yüksek kârlı gizli fon" adıyla bilinen 
dolandırıcılık davasıyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

"Biz bir bankacılık işlemi yapacağımızı düşünerek, kuzenim vasıtasıyla bir yatırıma 
giriştik. Daha sonra işin ikinci, üçüncü gününde renginin değişmesine şahit olduk. Bize 
bankacılık işlemi yapıldığına dair kağıtlar verildi. Biz yine de buna güvenmedik ve 
bankaya kendisini şikayet ederek, bankanın müfettişlerini getirttik. Daha sonra da 
polislerin gelmesini isteyerek hukuksal haklarımızı kullandık. Şu an bu sürecin 
takipçisiyiz. Ne yazık ki popülist bir şekilde, insanların acılarından, yaşamış 
oldukları sıkıntılarından beslenen bir güruh var. Onlara söyleyebileceklerim, Allah 
onlara vicdan versin. Burada bir süpermarket çalışanı değil, bir banka müdürünün, 
bankacılık işlemi yaptığını söyleyerek, elimize bankanın kendi ürettiği kağıtlarla 
vermiş olduğu şeylere inandık. Onun dışında söyleyecek bir şeyim yok."

Emre Belözoğlu röportajının tamamı şöyle:

“HİÇ KİMSEYE KIRGINLIĞIM YOK”

Fenerbahçe'de Aziz Yıldırım ve Ali Koç gibi iki güçlü başkanla çalıştığını vurgulayan 
Emre Belözoğlu, şöyle konuştu:
"Hiç kimseye kırgınlığım yok. Bu kadar uzun da değil hayat. Sonuçta profesyonel 
kararlar alınıyor. Sayın Aziz Yıldırım ve Sayın Ali Koç'la yaşanmışlıklarımız, 
hatıralarımız var. Anlaşamadığımız yerler de olmuştur ama birbirimizi gördüğümüzde 
Ali Başkan'la da Aziz Başkan'la da sarılırız, oturur konuşuruz. Bayramlarda, 
kandillerde mesajlaşırız, acılarımızı da güzel günlerimizi de konuşuruz. Benim için
büyük üzüntüler var ama kariyerimde hiçbir zaman Fenerbahçe'nin yeri olmayan üzüntüler 
bunlar. Birazcık daha bireyselleştirdiğimiz ilişkilerimde beni çok büyük gama, hayal 
kırıklığına uğratan insanlar var. Hayat bazen insanların altını çizer, bazen de üstünü 
çizer. Fenerbahçe, Aziz Yıldırım, Ali Koç benim için altı çizilenlerdendir ama üstünü 
çizdiğim çok insan da var. Üstünü çizdiklerim artık hayatımda olmayacak."

“FENERBAHÇE’NİN YANINDA OLMAMIZ GEREKİYORDU VE OLDUK”

Emre Belözoğlu, 3 Temmuz sürecinde çok zor zamanlar yaşadıklarını ancak Fenerbahçe'nin 
o dönemde yanında olduğu için de şeref duyduğunu aktardı. O dönemde birçok kesimin 
Fenerbahçe'nin karşısında olduğunu vurgulayan Belözoğlu, "Bizim adımıza çok zorlayıcı 
bir süreçti. Yöneticilerimizin hapiste olduğu, kulübün başında bir Ali Koç, bir Aykut 
Kocaman dışında kimsenin olmadığı bir süreçti. Biz sporcular ve takım kaptanları olarak 
sahip çıktık. Taraftar, Fenerbahçe'yi, camiayı ayakta tutu. Bugün konuşurken bazen 
yaşanmışlıkları tebessümle hatırlıyoruz ama çok zordu. Türkiye'de de camiaların ve 
taraftarların da içindeki insanlar bu süreci unutabiliyor. Biz 3 Temmuz sürecine 
gerçekten o gün Fenerbahçe'nin yanında olmamız gerekiyorduk ve olduk." dedi.

3 Temmuz sürecinde Türk futboluna da zarar verildiğini dile getiren Belözoğlu, "Ülkemiz 
adına ve spor camiası adına yaşanabilecek en talihsiz olaylardan birisiydi. Taraftar 
azaldı, yatırımcılar azaldı, spora yönelik ilgi azaldı. Sadece Fenerbahçe üzerinden de 
değerlendirmemek lazım, büyük fotoğrafa bir karalama var. Fenerbahçe çok daha güçlü bir 
şekilde daha sonra yine şampiyon oldu. Hatta 3 Temmuz sürecinden sonraki sezonda da biz 
şampiyonluğu son maçta kaybettik." dedi.

“FENERBAHÇE’YE ŞAMPİYONLUKLAR YETMEZ, ZOR BİR CAMİADIR”

3 Temmuz sürecinden sonra Fenerbahçe takım otobüsünün kurşunlandığını da hatırlatan 
Belözoğlu, "Olaylar öyle üst üste geldi ki... Fenerbahçe'de futbol oynamak kolay 
değildir. Başarılı giderken bile orada olmak kolay değildir. Fenerbahçe'ye 
şampiyonluklar yetmez, zor bir camiadır. Kolay şeyler yaşanmadı. Yabancı oyuncuları da 
anlayışla karşılamak lazımdı. Böyle bir iftiranın içinde de herkes kalmak 
istemeyebilir, ciddi bir yüktür. O gün durduğumuz yerden dolayı hiç pişman değilim ve o 
dönemde Fenerbahçe'de olmaktan büyük bir şeref duydum." diye konuştu.

“BAŞKAN BANKALARI TEK TEK GEZİP İZİN ALDI”

Emre Belözoğlu, Fenerbahçe'de yaşadığı sportif direktörlük dönemini ve o dönem yapılan 
transferlerle ilgili de değerlendirmelerde bulunarak, "Sportif direktörlük kurumu benim 
istediğim bir yer değildi. Teknik adam olarak çalışmak istiyordum. Başkanımıza da 
iletmiştim ama başkanımızın ricasıyla süreç ve ona verdiğim sözle devam etmiştim. 
Fenerbahçe'nin o dönemde transfer limitleri kapalıydı. Başkanın, bankaları teker teker 
gezip izinleri alabilmek için ne kadar mücadele ettiğini bire bir gördüm. Transfer 
yapılırken herkesi sihirbaz olarak nitelendiriyorlardı, bizi de böyle ilan ettiklerinde 
bunu kabul etmiyorduk. Çünkü biz ortadan kaybolacak sihirbazlar değiliz, her türlü 
sorumluluğu da üstümüze alırız." diye konuştu.

“ÇOK SAMİMİ GELMİYOR BU YORUMLAR ARTIK BANA”

Genç teknik adam, Fenerbahçe'ye o dönem kısıtlı imkanlarla çok önemli transferler
yaptıklarını söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Vedat Muric'in transferi üzerinden kazanılan 16-17 milyon avro dışında bir gelirimiz 
yoktu. Bugün Fenerbahçe 100 milyon avroluk bir takım. Biz o gün itibariyle 16-20 milyon 
avroluk bir takım kurduk. 16 oyuncu gitti, 16 oyuncu geldi. O şartlara rağmen 
Fenerbahçe son haftada şampiyonluğu kaybetti. Kime göre iyi sportif direktör, kime göre 
kötü. Kime göre iyi teknik direktör, kime göre değil. Çok samimi gelmiyor bu yorumlar 
artık bana. En sonuna kadar en maksimumunu vererek yapmaya çalıştım. Her yanlış 
üzerinden Emre değerlendirilemez, her başarılı işten sonra da 'Emre doğru yaptı' diye 
değerlendirilemez. İyi işleri birine, kötü işlerine birine mal edemezsiniz. O süreçte 
Ali Koç, Emre Belözoğlu ve Erol Bulut vardı, herkes elinden geleni yaptı."

O kadroyla şampiyonluğu bir Sivasspor maçıyla kaçırdıklarını hatırlatan Belözoğlu, 
"Sonrasında da biz ayrıldık. Çok önemli bir tecrübeydi. Futbolu bıraktığım sene başkan 
bana bu görevi layık gördü. Erol hocayla da çalışmak keyifliydi. O da başarılı olmak 
isterdi. Son hafta şampiyonluk şansımızın olmasında Erol hocanın da payı vardı. Ben 
onlar kadar rahat konuşmam, herkese hakkını veririm." şeklinde konuştu.

“MESUT ÖZİL’İN BAŞARISIZ OLDUĞUNU KİMSE SÖYLEYEMEZ”

Emre Belözoğlu, sportif direktörlüğü döneminde takıma dahil olan yıldız futbolcu Mesut 
Özil'le ilgili de şunları belirtti:

"Ben elimdeki maddi güçle, maksimum katkı neyse yaparım. Mesut Özil'in geleceğine kimse 
inanmıyordu ama Sayın Başkanla ve benle görüştükten sonra ailesiyle birlikte geldi. 
Hala Türkiye'de yaşıyor. O gün Mesut geldiğinde herkes havalimanında karşılamaya geldi. 
Mesut'un başarısız olduğunu da kimse söyleyemez. Elinden geleni yaptı. Büyük fotoğraf 
da o günkü şartlar itibarıyla Mesut Özil transferi yanlış değildi."

“ARDA GÜLER İNŞALLAH ARTIK FORMAYI ALACAK”

Belözoğlu, şu an Real Madrid forması giyen Arda Güler'i överek, "Arda Güler çok özel 
bir oyuncu. Iniesta'yı, Zidane'ı, Xavi'yi izlerken keyif alırdık. Şimdi de bizim 
elimizde böyle bir cevher var ama oynaması lazım. Talihsiz sakatlık sürecini atlattı ve 
inşallah artık formayı alacak. Biz de sabırsızlıkla bekliyoruz." dedi. Ömer Faruk 
Beyaz'ın da çok yetenekli olduğunu vurgulayan Belözoğlu, Arda Güler'in ilk profesyonel 
imzayı kendi döneminde attığının hatırlatılması üzerine şunları dile getirdi:
"Ömer Faruk'un da hala şansı var ileri seviye çıkabilmesi için. Arda Güler'in 
Gençlerbirliği'nden Fenerbahçe'ye katılım sürecinde emeği geçenler var. O dönem bizim 
gibi emeği geçen yöneticiler var. Profesyonel mukavelesi yapılırken yanında Emre 
Belözoğlu oturuyor diye Arda Güler'i Emre Belözoğlu çıkarmış olmuyor. Türk futbol 
kamuoyunda 'İlk onu ben oynattım, ilk ben çıkardım' sözlerine kimse itibar etmesin. 
Futbolcu bir yere geliyorsa en büyük pay sahibi kendisidir, yeteneğidir. Daha sonra 
ona şans verenlerin payı vardır ama tek kişi üzerinden değerlendirilmesi doğru 
değildir. Bunu yapanlar tribünlere oynayarak, göz boyamaya çalışıyor. Biz de öyle 
şeyler yok."

“HEDEFİM AVRUPA”

Futbolculuk kariyerinde Avrupa'da Inter, Newcastle United, Atletico Madrid'de forma 
giyen Emre Belözoğlu, teknik adamlık görevinde MKE Ankaragücü'nde çok mutlu olduğunu 
da vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Öncelikli hedefim MKE Ankaragücü'yle Avrupa kupalarında oynayan bir teknik adam 
olmak. Bu ne kadar yakın veya uzak bilmiyorum. Yapıp, yapamayacağımızı göreceğiz. 
Elimden gelen her şeyi yapacağım. Daha sonra tabii Avrupa'da büyük liglerde teknik 
adamlık yapmak istiyorum ama Avrupa'da emeğim olan takımlarda bir gün teknik 
direktörlük yaparsam çok mutlu olurum. Beni sevenlere de bunu yaşatmak isterim."

KAYNAK

Instagram
KRIPTOKRAL.COM GÜNCEL HABERLER | Yatırım Tavsiyesi Değildir.

Exit mobile version