Kripto Para Yapay zeka

KRIPTO 2024

2024

Geçtiğimiz hafta A16Z Crypto’nun yayınladığı “State of Crypto 2024″(Kripto 2024 Durumu) raporu, kripto dünyasının hızla gelişen dinamiklerine ışık tutarken, rapordaki birkaç önemli noktayı özellikle üstüne konuşmaya değer buluyorum. Raporda yer alan veriler, teknolojik ilerlemelerin ve adaptasyonun yanında, kripto dünyasının topluluklar, kültürel yapılar ve coğrafyalar üzerinden nasıl şekillendiğini ve kendine nasıl yeni kullanım alanları bulduğunu gözler önüne seriyor. Gelin detaylara birlikte bakalım:

1. Solana ve Base: Topluluk Kültürünün Gücü

Raporun ilk dikkat çekici noktası, Solana ve Base blok zincirlerinin hem aktif adres 
sayısı hem de proje geliştiricileri arasındaki popülerliğiyle öne çıkması. İki ağdaki 
toplam aktif adres sayısı (120 milyon) neredeyse tüm aktif adreslerin (220 milyon) 
yarısını oluşturuyor. Teknik avantajlarının ötesinde, bu iki ağın başarısının 
temelinde yatan en önemli unsurlardan biri: kültür ve topluluk inşası.

Solana ve Base, kullanıcılarıyla sürekli bir etkileşim içinde olan, adeta 7/24 yaşayan 
ekosistemler yarattılar. Solana, meme kültürüne dayalı bir eğlence ve kazanç dinamiği 
sunarken, Base daha çok yaratıcı ifade biçimlerini, NFT’leri ve oyunlaştırmayı 
(Gamification) merkeze alarak özgün bir kültür oluşturdu. Kripto projelerinde yalnızca 
güçlü bir teknolojiye ya da büyük bir pazarlama bütçesine sahip olmak tek başına 
başarıyı getirmiyor. 

Önemli olan, kullanıcıların kendilerini bu ekosistemin bir parçası olarak hissetmesi 
ve bu topluluğun bir kültüre dönüşebilmesi.

Solana’nın hızı ve kullanıcı dostu arayüzleri, topluluk içinde doğal etkileşimler 
yaratırken, Base özellikle yaratıcı projelere olan desteğiyle, inovasyonu teşvik 
eden bir platform olarak farklılaşıyor. Yani, kripto dünyasında sürdürülebilir bir 
başarı, teknolojiyle birlikte organik bir topluluk oluşturabilme becerisinden geçiyor.

2. Stabil Kripto Paraların Yükselişi ve Kullanımı

Stabil kripto paralar (Stablecoins) pazarda önemli bir yer edindi. Başta USDT ve
USDC gibi stablecoin’lerin bu kadar yaygınlaşması ve 180 milyar dolar'lık bir pazar 
payına ulaşmasının arkasında birkaç temel neden yatıyor: düşük işlem ücretleri, hızlı 
transferler ve dünyanın herhangi bir yerinde sorunsuz eşler arası (P2P) transfer 
imkanı. Bu, blokzincir teknolojisinin en başta çözmeyi amaçladığı problemlerden biri.

Özellikle gelişmekte olan ülkelerde stabil kripto paralar, döviz işlemlerinde düşük
makaslı bir çözüm sunuyor ve geleneksel finansal sistemlerin ulaşamadığı ya da sorun
yaşadığı Nijerya, Arjantin, Türkiye vb. kesimlere önemli bir fırsat yaratıyor. Aynı 
zamanda DeFi ekosisteminde sundukları esneklik de stablecoin’leri cazip kılıyor. DeFi 
protokollerinde stablecoin'ler üzerinden sağlanan getiriler, teminat ve borçlanma 
çözümleri, bu paraların "Akıllı para" olarak kabul edilmesine katkı sağladı. Keza yine 
Polymarket gibi tahmin platformlarında ABD seçimlerinin de etkisiyle hacimler milyar 
dolar seviyelerinin üzerine çıkmış durumda. Tüm bu gelişmelere bakınca stabil kripto 
paraların, yalnızca geleneksel finanstan kriptoya bir geçiş kapısı değil, aynı zamanda 
yeni bir finansal sistemin değişmez bir parçası haline gelmeye başladığını 
söyleyebiliriz.

3. Gaming ve NFT’lerde Düşük Aktivite: Hype ve Gerçekler

2021-2022 yıllarında web3 oyunları (GameFi) ve NFT’ler büyük bir patlama yaşadı. Ancak 
bu patlamanın arkasındaki hype, zamanla yerini bir düşüşe bıraktı. Son verilere göre, 
gaming ve NFT sektörlerinde günlük aktif adres sayıları oldukça düşük. Hacimler ise 
son 2 yılda neredeyse 6 kattan fazla düşü yaşamış. Peki neden?

Blok zincir entegre oyunlar ve NFT'ler, yüksek getiri vaatleriyle kullanıcıları kendine 
çekti. Fakat bu hype, çoğu zaman yanlış token ekonomileri, zayıf oyun tasarımları ve 
birbirini kopyalayan projeler nedeniyle sürdürülebilir olmadı. Kullanıcılar, boğa 
piyasasının sona ermesiyle birlikte bu platformlardan hızla uzaklaştı.

Ancak bu alanlar tamamen terk edilmedi ve Pixels gibi oyunlar 2024 yılında 1 milyon 
aktif oyuncu sayısına kadar ulaşmayı başardı. Kullanıcıların geri dönmesi için 
oyunların kalite ve eğlence düzeyinin artması gerekiyor. Oyunların, geleneksel oyunlar 
kadar çekici ve kullanıcı dostu olması, NFT’lerin ise yalnızca sanat ve yaratıcılık 
alanında değil, gerçek kullanım alanları yaratması şart. NFT’lerin sadece bir yatırım 
aracı olarak değil, dijital varlık sahipliğini yeniden tanımlayan bir teknoloji olarak 
değerlendirilmesi gerekiyor.

Bununla birlikte, Ethereum’daki rollup teknolojisi gibi yeni ölçeklendirme çözümleri 
ve Ölçeklenebilir L1 ağları bu alanların gelecekte yeniden ilgi görmesine yardımcı 
olabilir. Ownership (Sahiplik), interoperability (Birlikte çalışabilirlik) ve 
transparency (Şeffaflık) kavramlarının web3 dünyasındaki yeri düşünüldüğünde, bu iki 
kategori hala büyük bir potansiyele sahip.

4. Yapay Zekâ, Yapay Zekâ, Yapay Zekâ …

Yapay zekâ (AI) son yılların en büyük teknolojik atılımlarından biri ve birçok 
sektörde olduğu gibi, kripto dünyasında da önemli bir rol oynuyor. A16Z raporuna 
göre, yapay zekâ entegrasyonu giderek artıyor ve geçtiğimiz yıl kripto projelerinin 
%27'si yapay zekâ çözümlerini kullanırken, bu oran bu yıl %34’e yükseldi. Peki bu trend 
sürdürülebilir mi, yoksa yapay zekâ yanıp sönecek bir trend mi?

Bu sorunun cevabı, yapay zekanın verimlilik, hız ve üretkenlik konularında sunduğu
gerçek faydalarda gizli. Yapay zekâ entegrasyonu sayesinde geliştirici verimliliği 
%20 oranında artarken, üretim süreçlerindeki maliyetlerin %15’e varan oranda düştüğünü 
biliyoruz. Kripto geliştiricileri için de yapay zekâ, proje geliştirme süreçlerinde 
önemli avantajlar sunuyor. Örneğin, yapay zekâ destekli analizler ve otomatik süreçler, 
geliştirme hızını artırırken, verimliliği de katlıyor. Geliştiriciler için kodlamadan,
pazarlamaya, planlamadan, getiri mekanizmalarına kadar geniş bir yelpazede kullanım 
alanı buluyor. Bireysel kullanıcılar açısından ise yapay zeka, kripto platformlarını 
daha erişilebilir ve kullanıcı dostu hale getirme potansiyeline sahip. Ayrıca yapay 
zekâ eğitim maliyetleri hızlı bir şekilde artıyor ve bu alandaki merkezileşme eğilimine 
karşı kripto alternatif yollar geliştirebilir.

Yapay zekâ sadece bir trend değil, aynı zamanda çok yıllı gelişim sürecine sahip bir 
teknoloji. Hem günlük yaşamda, hem iş dünyasında, hem de yatırım alanında etkisini 
artırarak devam edecek. Bu nedenle yapay zekâ, yalnızca kısa vadeli bir popülerlik 
dalgası değil, sürdürülebilir bir yenilik olarak kripto projelerinin merkezinde yer 
almayı sürdürecek.

Sonuç olarak;
Kripto ekosisteminin ilerlemesi, sadece teknolojik inovasyonlarla değil, aynı zamanda 
toplulukların ve kültürlerin nasıl inşa edildiğiyle doğrudan ilgili.

Bu dinamiklerin birleşimi, sektörün gelecekteki başarısını belirleyecek temel unsurlar 
olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle dikkat çeken bir diğer nokta ise, kripto 
kullanımının her zamankinden daha yüksek seviyelere ulaşması. Aylık aktif adres sayısı 
220 milyon ile tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşmış durumda. Bu büyüme, 
internetin ilk dönemlerindeki benimseme oranlarına benzer bir hızda gerçekleşiyor ve 
kripto ekosisteminin küresel çapta nasıl hızla yaygınlaştığını gösteriyor. Raporun 
tamamını buradan inceleyebilirsiniz.

KAYNAK

Instagram
KRIPTOKRAL.COM GÜNCEL HABERLER | Yatırım Tavsiyesi Değildir.

Exit mobile version