KriptoKral.com Haber Merkezi Blog Kripto Para ALTIN GÜNÜ OUT KRIPTO PARA GÜNÜ IN
Kripto Para

ALTIN GÜNÜ OUT KRIPTO PARA GÜNÜ IN

kripto

Yıllarca altın günlerinde buluşan kadınlar, değişen dünyaya ayak uydurmaktan geri kalmıyor. Avukat Şimal Baktaş’ın girişimiyle bir araya gelen kadınlar, börekli, kısırlı kripto para günlerine başladı. Baktaş, “Kadınlar olarak kısırdan da ekonomiden de anlarız” diyor.
Artık altın günü değil, kripto günü moda oldu! Teknolojinin bu kadar ilerlediği, metaverse, NFT dünyasında kripto varlıktan söz etmemek, onu göz ardı etmek artık mümkün olmasa gerek. Genç girişimci avukat Şimal Baktaş, yüzde 95'inin erkek olduğu bilişim sektöründe kalan yüzde 5 ile yola çıkıyor kafasındaki şu soruyla, "Neden bu sektörde Türkiye'de bir kadın oluşumu olmasın?" Arkası çorap söküğü gibi geliyor. İlk önce Crypto Women Turkey kuruluyor ve ardından eğitimler, kamplar, çalışmalar yapılıyor. Bu çılgın fikirli başarılı kadın Şimal Baktaş ile kripto günü etkinliklerini düzenleyeceği Beşiktaş'taki kafesinde bir araya geldik.

Kriptoyu masaya yatırırken, örnek olacak girişimcilik hikayesini konuştuk. Ve tabii biz de kripto gününde kadınlarla bir araya geldik.

-İlk olarak Crypto Women Turkey fikri nasıl oluştu, anlatır mısınız?
- 2017 yılında New York Fordham Üniversitesi'nde Amerikan Hukuku ve Hukuk İngilizcesi üzerine eğitim alıyordum. İlk orada blockchain, bitcoin, kripto kavramlarıyla tanıştım ve araştırmaya başladım, seminerlere katıldım. Bu dünya bana çok farklı geldi. O sıralar Türkiye'de yeni yeni konuşuluyordu. Ben de Türkiye'de Sanal Para Hukuku zirvesi yaptım. Ardından Amerika'da gerçekleşen Woman on the Blockchain kuruluşunun etkinliğine Türkiye'yi temsilen konuşmacı olarak katıldım. O gün dedim ki "Yüzde 95'inin erkek olduğu bu sektörde neden bir kadın oluşumu olmasın?" Onlar da bana, "Eğer Türkiye'de kadın odaklı bir girişim yaparsan seni destekleriz." Ben de bu fikrimi Twitter hesabımdan paylaştım, anında ne linçler yedim...
- Nasıl, kim linç ediyor?
Erkekler! "Siz ne anlarsınız kripto paradan!" diyeni var, "Gidin börek, kısır, altın günü yapın" söyleyeni var. Dalga geçtiler, çünkü erkek hegemonyasının yüksek olduğu bir alan burası. Çünkü onlara göre bilişim dünyasından, teknik konulardan kadınlar anlamaz. Ciddi derecede toplum baskısı gördüm ancak hiç umurumda olmadı hatta daha da hırslandım, kafama koydum. Çünkü biz kadınlar altından da konuşuruz, kripto paradan da...
- Harika... Sonra?
2018 yılının sonlarında Cyrpto Women Turkey kurma fikri oluştu, 2019 yılının yaz aylarında dört kişi kurduk. Buradaki sorun şuydu; kripto dünyasında kadınlar yok, konunun detaylarını bilmiyorlar. Erkeklerin toplandığı kafeler var ama oralara da kadınlar gitmeye çekiniyor. Ben de kadınlar için ücretsiz eğitimler düzenlemeye karar verdim.
- Kadınlar sizden nasıl haberdar oldu? Nasıl etkinlikler düzenlediniz?
Sosyal medyada başladık etkinliklerimize. Hiç tahmin etmeyeceğiniz meslek sahibi psikolog, doktor ya da ev hanımları bilgi almak, katılmak için bize yazdılar. Beş gün boyunca gerçekleşen Cyrpto Camp etkinliğinde 300 kişi vardı. Sonra bir gün "Altın değil, Kripto Günü" fikri çıktı ve bir pazar ilk kez online olarak bir araya geldik.
- Neler konuşuyordunuz?
Hangi kriptoya yatırım yapalım sorusundan öne çıkan projelere, sektördeki kadınları nasıl geliştirebileceğimizden, onların ek gelirlerini nasıl artırabileceğimize, kripto para dünyasının inceliklerine kadar her şeyi konuşuyorduk. Sonrasında kadınların gündeminde olan bir konuyu da etkinliklerimize taşıdık. Mesela kadınlara yönelik kriz anlarında toplumsal şiddet gibi sosyal konuları ele aldığımız uzman kişilerin olduğu sohbetler de oldu.
- Eğitimler ücretsiz ve kadınlara özel. Sizi bu yola iten kadın gücü nereden geliyor?
Benim hayatımı hep kadınlar değiştirdi. Ataerkil toplumun bize dayattığı, "Kadın, kadının düşmanıdır" söylemine çok karşı çıkıyorum.
O yüzden biz kadınlar birbirimizi her alanda desteklemek zorundayız. Erkeklerin de yanımızda olması gerekiyor, önümüzde değil. Kadınların teknoloji, okuryazar eğitimi alması gerekiyor.
- Sizin hikayeniz nerede ve nasıl başlıyor?
Batman'da doğmuş, büyümüş bir köy çocuğuyum. 11 kardeşiz ve ben sekiz yaşındayken Ankara'ya taşındık. Annem çok güçlü bir kadındı, babamı 10 yaşımdayken kaybettim. Köyde başka kızlar okula gönderilmezken ailem bizi gönderirdi.
Şimal Baktaş

GİRİŞİMCİ KADINLARIN BAŞARILI HİKAYELERİNİ OKUMAK İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ…

Twitter

Instagram

KRIPTOKRAL.COM GÜNCEL HABERLER | Yatırım Tavsiyesi Değildir.

Exit mobile version